Tuz ve Su
(Sayfa sonuna eklediğim Adam Hurst'un çello müziği eşliğinde okuyabilirsiniz)
Hintli bir yaşlı usta çırağının sürekli herşeyden şikayet etmesinden bıkmıştı. Bir gün çırağını tuz almaya gönderdi. Yaşamındaki herşeyden mutsuz olan çırak döndüğünde, yaşlı usta ona, bir avuç tuzu, bir bardak suya atıp içmesini söyledi.
Çırak , yaşlı adamın söyledğini yaptı ama içer içmez ağzındakileri tükürmeye başladı.
"Tadı nasıl?" diye soran yaşlı adama öfkeyle:
"Acı!" diye cevap verdi.
Usta gülümserek çırağını kolundan tuttu ve dışarı çıkardı.Sessizce az ilerdeki gölün kıyısına götürdü ve çırağına bu kez de bir avuç tuzu göle atıp, gölden su içmesini söyledi.Söyleneni yapan çırak, ağzının kenarlarından akan suyu kolu ile silerken, yaşlı adam aynı soruyu sordu:
"Tadı nasıl?"
"Ferahlatıcı," diye cevap verdi çırak.
"Tuzun tadını aldın mı?" diye sordu yaşlı adam.
"Hayır," diye cevapladı çırağı.
Bunu üzerine yaşlı adam, suyun yanına diz çökmüş olan çırağının yanına oturdu ve şöyle dedi:
" Yaşamdaki istıraplar tuz gibidir, ne azdır, ne de çok. Istırabın acılığı, neyin içine konulduğuna bağlıdır. Istırabın olduğunda yapman gereken tek şey ıstırap veren şeyle ilgili hislerini genişletmektir. Onun için sen de artık bardak olmayı bırak, göl olmaya çalış."
Hintli bir yaşlı usta çırağının sürekli herşeyden şikayet etmesinden bıkmıştı. Bir gün çırağını tuz almaya gönderdi. Yaşamındaki herşeyden mutsuz olan çırak döndüğünde, yaşlı usta ona, bir avuç tuzu, bir bardak suya atıp içmesini söyledi.
Çırak , yaşlı adamın söyledğini yaptı ama içer içmez ağzındakileri tükürmeye başladı.
"Tadı nasıl?" diye soran yaşlı adama öfkeyle:
"Acı!" diye cevap verdi.
Usta gülümserek çırağını kolundan tuttu ve dışarı çıkardı.Sessizce az ilerdeki gölün kıyısına götürdü ve çırağına bu kez de bir avuç tuzu göle atıp, gölden su içmesini söyledi.Söyleneni yapan çırak, ağzının kenarlarından akan suyu kolu ile silerken, yaşlı adam aynı soruyu sordu:
"Tadı nasıl?"
"Ferahlatıcı," diye cevap verdi çırak.
"Tuzun tadını aldın mı?" diye sordu yaşlı adam.
"Hayır," diye cevapladı çırağı.
Bunu üzerine yaşlı adam, suyun yanına diz çökmüş olan çırağının yanına oturdu ve şöyle dedi:
" Yaşamdaki istıraplar tuz gibidir, ne azdır, ne de çok. Istırabın acılığı, neyin içine konulduğuna bağlıdır. Istırabın olduğunda yapman gereken tek şey ıstırap veren şeyle ilgili hislerini genişletmektir. Onun için sen de artık bardak olmayı bırak, göl olmaya çalış."